top of page

YENİ BİR ZAMAN ÇİZGİSİNE OTURMAK-2

  • Ayça TATLI
  • 21 Şub 2020
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 22 Şub 2020


İşin en keyifli yanlarından biri gerçekten hikayelerin değişmesi. Hikayemiz bu günden başlamıyor. Doğduğumuz andan itibaren kendimizi tanımlıyoruz. Sınırlarımızı çiziyoruz, dünyayı algılıyoruz. “BEN” dediğimizde; “DÜNYA” dediğimizde: zihnimizde o zamana kadar yer alan resmi referans veriyoruz.


İşte; bugün oturup, karar verip, geçmişimize doğru bakmadan yeni bir “ben” olmak mümkün değil. Bunun yanında; mevcut tanımlarımızın içine anlamak üzere girdiğimizde ve her birinin eski halini önce serbest bırakıp sonra yeni gözlerimizle onları tekrar oluşturduğumuzda, o “BEN” tanımı değiştikçe; geçmişin tanımı ve yaşattığı duygular da değişiyor.


Fillerin eğitimi ile ilgili çok bilindik bir hikaye vardır. Yavru iken fillerin zincirle sabit bir yere bağlanmasına dayanır. Yavru filin gücü; bu zincirden kurtulmaya yetmez. Kendini “hareket edemeyen” veya benzer bir şekilde tanımlar. Büyüdüğünde, artık onu incecik bir halat ve hafif bir sopa ile olduğu yerde tutmak mümkündür. Çünkü dünyası ve “BEN”liği daha ötesini ona yasaklamıştır.


Ancak bilemeyiz tabi, bu yasaklanmış alan ona ne gibi konforlar getirmektedir? Bilmediği yerlere adım atmak yerine; her günkü rutin; rutinin ne olduğunu bile düşünmeme lüksü. Karar verme ve sonuçları yaşama alanına girmeye bile gerek duymadan; zaten “mecbur” olduğu için her şeyin onun adına düzenlendiği bir dünya file neler katıyor? "Yahu ben buradan çıkarım belki" demeyi bile düşünmemek, güçsüzlüğün arkasındaki filin büyük “bildiğim yerde pek bi rahatım” gücü mü?


İki seçeneğimiz var; ya zincirle bağlı olduğumuza inanacağız; ya da bunun zincir olmadığına inanmaya niyetleneceğiz. İkinci yol; kendine vereceğin emek; duygularına açacağın alan demek. Belki de hoşlanmadığın duygularını hissetmeye cesaret demek.


Tekrar ve tekrar vurgulamayı çok seviyorum ki; kesinlikle ve kesinlikle ikinci yola giren herkes için o zincirler kırılır; sonra başka zincirler keşfedilir; onlara bakılır ve değişilir. Hem sen; hem geçmişin sabit değildir. Yeni bir noktaya geldiğinde de tekrar yenisine geçmeye hevesli olacağından, bu yol da sabit bir sona dayanmamaktadır.

 
 
 

Comments


Abone Ol

©2018 by HAYATINI TASARLA. Created  by Ayca Tatlı 

bottom of page